Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin kurduğu Erzurum Hukuk Kulübü tarafından düzenlenen Fuat Sezgim Genç Bilim İnsanları Çalıştayı'nda yeni teknolojiler ve hukuk masaya yatırıldı.
Sokrates'in Savunması
Emrullah ÖZALP
Suçlama
- Sokrates insanları bilinçlendirmeye sorgulamaya davet etti. Gerçek mutluluğun hazlarda bulunmadığından hazla, öfkeyle, cehaletle, hırsla sadece acının geleceğinden bahsetti. İnsanlara erdemli olmayı öğütledi. Dünyadaki maddi şeylere sahip olmak için ayrılacak vaktin daha çok ruhu ilgilendiren meselelere, gerçeği anlayabilmeye ayrılması gerektiğinden bahsederken düşünmeye ve incelemeye de davet etti. Bu tabii ki baştakileri ve insanların cehaletinden faydalanan bazı kesimleri rahatsız etti. Sokrates, tanrıya inanmadığı ve gençleri kötü yola sevk ettiği gerekçesiyle yargılandı.
Yargı aşaması
- Atina adaletinde Sokrates’i suçlayanlar, bu yalan suçlamaları o kadar güzel dille aktarmışlardır ki, kendilerini dahi kandırmıştır.
- Beni suçlayanlar üstünüzde ne izlenim bıraktı Atinalılar, bilmiyorum. Öylesine inandırıcıydı ki konuşmaları ben, onları dinlerken az daha kim olduğumu bile unutuyordum. Buna karşılık kesinlikle söyleyebilirim ki, tek doğru sözcük çıkmadı ağızlarından.
*****
- Sokrates’i üzen kendisinin suçlanmasındansa, bilim ve felsefe işinin suçlanmasıdır. Çünkü bu suçlamayı yapanlar, önyargılarına esir düşmüş insanlardır. Bilim ve felsefe onlar için korkunçtur.
- Gökyüzü olayları üstüne düşünen, yerin altında neler olup bittiğini anlamaya çalışan ve kötü emelleri iyi gibi gösteren, Sokrates adında çok bilgili bir adamın varlığına herkesi inandırırlar. İşte Atinalılar, asıl korkmam gereken suçlayıcılar bu söylentileri yayan kişilerdir. Çünkü onları dinleyenler, bu tür işlere girenlerin tanrılara saygısızlık ettiklerini düşünüyor.
*****
- Sokrates, eğitmekle de suçlandı. Bu işi parayla yaptığı ve para karşılığında gençleri bozduğu da iddia edildi.
- Öğretmenlik işine burnumu soktuğum ve bunun için para aldığım söylendiyse, bu da doğru değil. İnsanları eğitebilmenin güzel bir şey olduğunu düşünüyorum. Ancak bir şey bilmeden karşıdakine bir şey öğrettiğini iddia eden ve bunun karşılığında para alan sofistlerin yaptıkları, insanları kandırmaktır.
*****
- Sokrates tanrıdan kendisine bilge sıfatının verildiğini iddia edince salonda mırıldanmalar başladı.
- Peki, nereden geliyor sana yapılan bu karalamalar? “Başkalarının yaptığından farklı bir şey yapmadıysan neden bu kadar söylentinin odak noktasısın?” şeklinde bir karşı çıkış haklı olurdu. Böyle adımın çıkmasının nedeni bende bulunan bir çeşit bilgelik… Nasıl bir bilgelik bu?
Belki bütünüyle insana özgü bir bilgeliktir bu. Oysa az önce bahsettiğim sofistler insanı aşan bir bilgeliğe sahip olduklarını iddia ediyorlar. Bahsettikleri bilgeliği tanrı bana layık gördü. Herkesin güvendiği yürekli ve dürüst olan Khairephon, bilirkişiye dünyadaki en bilge kişinin kim olduğunu sorduğunda bilirkişi, tanrı tarafından seçilmiş olan bu kişinin ben olduğunu söyledi.
*****
- Sokrates kendisine tanrı tarafından verilen bilge sıfatının ne kadar doğru olduğunu öğrenmek için toplumda bilge denilen herkesi gezmeye başladı.
- Bunu öğrenince kendi kendime düşündüm. Ne demek istiyor tanrı? Ben az ya da çok bilge olmadığımı biliyorum. Sonra bu durumu açıklığa kavuşturmak için adı bilge olan birinin evine gittim. Kehaneti en iyi orada sınayacağımı düşünüyor ve tanrıya “Bu adam benden daha bilge, oysa sen en bilge benim olduğumu söylemiştin” demeyi planlıyordum. Bu adam bir devlet adamıydı. Adamı sınadıktan sonra adamdaki bilgeliğin bir yanılgı olduğunu fark ettim. Özellikle bilge gibi görünen ama bilgiden yoksun bir adamdı. Ona asıl bilgeliğin nasıl olduğunu gösterdim. Birkaç düşman kazanmadım değil. Ondan sonra başkasının bilgeliğini ölçmek için gittiğimde yine aynı şeyle karşılaştım. Sanat adamları ve şairler de aynı yanılgı içerisindeydi.
*****
- Sokrates kendisini yargılayanların gençleri kötü yola soktuğu iddialarını reddetti. Kendisiyle tanıştıktan sonra bozulan gencin olmadığını aksi takdirde buraya kendisiyle tanıştıktan sonra düşünceleri bozulmuş bir gencin getirilmesi gerektiğinden bahsetti. Böyle birisinin olmadığına da emindi.
- Aslına bakarsanız Atinalılar, sizi inandırmak için şimdiye dek söylediklerim yeterli. Ama görüyorum ki bana düşman olanlar daha fazla. Eğer hüküm giyecek olursam buna sebep olan daha önceden bir sürü iyi insanın ölümüne sebep olmuş Anytos ve Meletos’tur. Şunu da bilin ki kötülüğün benimle sona ermesi pek mümkün görünmüyor.
Mahkemenin sonucu
- Yargıçlar ona verilecek ceza için bir süre düşünürler. Başka bir ülkede düşüncelerini yayacağı gerekçesiyle onu başka bir ülkeye sürgüne yollamazlar. Parası olmadığı için para cezası da veremezler. Onlara göre Sokrates’in düşüncelerini yok etmenin tek yolu onu yok etmekten geçmektedir. Bu yüzden ona ölüm cezası verirler. Ölümü baldıran zehri ile zehirlenmesiyle gerçekleşecektir.
- “İyice bilin ki, bir değil bin kez ölmem gerekse de, doğru bildiğimi yapmaktan vazgeçmeyeceğim.”
Sokrates’in cezalandırılması
- Sokrates, ölüme yürürken öğrencileri ve ailesi yanındadır. Baldıran zehri içerek ölen Sokrates ölene kadar asla başını eğmemiş, cezasından dolayı özür dilememiştir. Platon, onun ölüme yürürken aslında gerçekten ölüp ölmediğini yalnızca Tanrı’nın bileceğini söyler. Platon’a göre Sokrates, düşünceleri ile içimizde yaşamaya devam eder.
- Baldıran zehri içen Sokrates, bir süre odada dolanır. Odanın içinde biraz dolanan Sokrates’in ayakları uyuşmaya başlayınca öğrencileri onu yatağa yatırır. Bir süre sonra da ölür. Ölümüne korkarak gitmemiştir. Yaşamı boyunca fikirlerinin arkasında durmuştur ve fikirlerini savunmaktan vazgeçmeği içinde ölüme mahkûm edilmiştir.
- “Ölümün insanoğlunun başına gelen iyiliklerin en iyisi olup olmadığını kimse bilmiyor, ama güya başa gelebilecek en büyük kötülük olduğunu sandıklarından ondan korkuyorlar. Birinin bilmediği bir şeyi bildiğini sanması cehaletin en utanç verici türü değil midir?”
DİPNOT
- Sokrates sorgulayan, düşünen, felsefe bilen bir nesil oluşturmayı çok istedi. Dünyada amacı sadece maddi kazanç olan insanların sefil olduğunu; düşünmenin, hayal etmenin, sorgulamanın insanın asıl amacının olması gerektiğini yeni nesillere anlattı. Yaptıklarıyla hep suçlandı. Direnmeye çalışsa da ölümü fikirlerini dik bir başla dile getirmesiyle oldu.
Her ne kadar Sokrates bedeniyle yanımızda olamasa da onun fikirleri hep yanımızda. Daha ileriyi anca bu uğurda canını veren insanların fikirleriyle görebiliriz. Sokrates ve Sokrates gibi insanlar bu karanlık fikirler arasında bir fener gibi yanımızda olacaktır. Onların fikirleri her daim yaşayacaktır.
KAYNAKÇA:
-
Platon.
(2019). Sokrates’in savunması.
(2.Baskı). İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.
-
Sokrates’in
Savunması Nedir, Kimin Eseri, Kim yazmıştır, Ne Anlatıyor, Hakkında Bilgi. http://www.filozof.net/Turkce/edebiyat/dunya-edebiyati/44825-sokrates-in-savunmasi-nedir-kimin-eseri-kim-yazmistir-ne-anlatiyor-hakkinda-bilgi.html
Emrullah ÖZALP
Yorumlar
Yorum Gönder